31 Ocak 2010 Pazar

Lush


Memnun kaldığım ürünlerden devam ediyorum.Ankara'ya Lush daha yeni açıldı malum onun da yeri çok ters bana hala gidip bakamadım.Bunlar yine bu yazdan yurtdışı ganimetleri.İlk fırsatta gidip o harika kokulu sabunlardan almak istiyorum.

Soldaki ürün maske tarzı birşey ama öyle yüzünüze sürüp bekletmiyorsunuz,temizleyici gibi kullanılıyor,sürüp hemen durulanıyor.Bana alırken böyle kullanmam söylendi.Etkisine gelince cilde bir berraklaşma,gerilme hissi ve bir pürüzsüzlük veriyor.Ben severek kullanıyorum.Ama bir sorun var ki bunun ismini bilmiyorum.Kendi kutusunda değil de tartılarak satılan ürünlerden olduğu için ismi yazmıyor.Üzerindeki streç filmde yazıyordu isim ama not etmeden atmışım onu maalasef.İçinde ıspanak benzeri birşey var ama emin değilim açıkçası ne olduğundan.Bu ürünü duyan,bilen,kullanan varsa ismini yorumlara yazmasını çok rica ediyorum :)

İkinci ürün ise Ocean Salt peeling.Ben bunu yüzüme kullanmıyorum çünkü o kocaman taneciklerin yüzümü tahriş edeceğini düşünüyorum.Ama vücut için çok güzel bir peeling.Özellikle yazın çok kullandım bunu ben bacaklarımda.İki fazlı ve kullanmadan önce tuz kısmıyla sıvı kısmını iyice karıştırmak gerekiyor.Kokusuna da bayılıyorum,çok naturel kokuyor.

Yakında bir lush ziyareti yapmayı düşünüyorum,özellikle sabun almak için.Aklımda ballı olan var ama sizden gelecek önerilere de açığım? :)

25 Ocak 2010 Pazartesi

siyah göz kalemi dosyası

 Finallerim bitti sonunda ve artık bloğa kendimi tam anlamıyla adayabilirim!

Akmayan göz kalemi arayışları! Ben hala bulamadım bulan varsa söylesin lütfen? Göz üstü-altı tamam da,içine sürülen kalemin akmaması mümkün değil sanırım.Eh tabi adı üstünde aslında "waterline" :) Her neyse bu "akmama"umuduyla çok siyah kalem denedim,fark etmesine ediyor tabi,2 saat yerine 3 saat durabiliyor göz içinde,ya da bazısı elini yanlışlıkla sürdüğün anda yayılırken bazısına hiçbir şey olmuyor.Şimdi bakalım benim elimde neler var ve neler önerebilirim:

 Max Factor Mechanical eyeliner: Çok yakın bir arkadaşım sürekli kullanır bu kalemi.Başka kalemi sürmeyi bile beceremiyor buna öyle alışmış ki :) Akmıyor da onda pek.Akmasına akmıyor da bana azıcık sert geliyor göz içine sürmek için.Henüz sadece deneme amaçlı kullandım zaten,bunu yedeğe ayırmıştım :)

Flormar:Aylardır elime bile almadım bunu sanırım.Uzun zaman sadece çantada gezdi acil durumlar için,şimdi de emekliye ayrıldı.Memnun kalmadım,çok akıyor.


Nivea Stay on eye pencil:Bu göz üstüne sürerken favorim.Çünkü dağılmıyor sürerken ve çok kolay sürülüyor ince uçlu olduğu için.Ama göz içi için sert ve rengi yeterince koyu değil.


P2 waterproof eyeliner:Bu yazın ganimetlerinden yine.Hergün markette kozmetik reyonunda bir saat harcayıp en az 2-3 şey alıp dönüyordum :) Ve göz içine sürmek içn favorim bu!Simsiyah ve diğerlerine göre daha uzun dayanıyor.

Essence kajal pencil:Berbat! Zaten birşeyin yanında hediye vermişlerdi.Ne göz içi ne göz dışı.Çok sert ve hemen akıyor.

Yves Rocher Luminelle khol pencil:En en favorim! Simsiyah,yumuşak ama öyle pastel boya gibi bi yumuşaklık değil.Bu yüzden sürümü de kolay.Göz içinde kalma performansı da hiç fena değil.

Emily:Simsiyah ve yumuşak olmasına rağmen göz içinde aynı siyahlığı vermiyor.Eh işte diyelim buna.

Be-yu:Eski favorim buydu Yves Rocher'den önce.Boyundan da belli zaten.Sabitlenme özelliği var ve gerçekten de ölümüne sabitleniyor.El üzerinde deneyince görüyorsunuz.Kötü tarafı ucu sürekli sivri olmalı iyi sürebilmek için bu da her kullanımda ucunu açmak demek oluyor...Bu seride harika renkler var ama,mutlaka deneyin.

Max Factor khol pencil:Hediye setinden çıkmıştı bu,o yüzden küçücük.Kalıcılığına falan lafım yok ama yeterince siyah değil bence.

Swatchlarını da yapmıştım ama hepsi siyah olan bir düzine kalemin swatchını koymak anlamsız geldi sonra :)



19 Ocak 2010 Salı

Shewolf'tan Müthiş Hediyeler

Bu sefer ki hediyeler gerçekten karşı koyulabilecek gibi değil...Hele de o çanta!

Katılmak için: tık tık

18 Ocak 2010 Pazartesi

Saç Bakımı


Düzleştiriciler,saç maşaları derken malum saçları fena halde yıpratıyoruz.Benim saçlarım kalın telli ve kırılmaya çok meyilli.Bir de bir ilginçlik var ki her mevsim fazlasıyla dökülme problemi yaşıyorum ama gelin görün ki bir gıdım azalmıyor bu saçlar yahu.Nasıl dökülenler yenileniyor bu kadar hızlı ben bilmiyorum.Oldum olası hep gür ve yatıştırılmaya ihtiyaç duydular :)Ayrıca ne yaparsam yapayım hep mattı.Bir sürü saç maskesi,mavi sular vs. kullandım.Hepsi yumuşatıyor sonuçta ama o istediğim parlaklığı bir türlü elde edememiştim.Saç kremleri de biraz yumuşatıp biraz daha fazla dökmekten başka işe yaramıyor.
Down Under Naturals markası YKM'de ve Migrosta hep gözüme takılıyordu.2 ay önce aldım sonunda bir denemediğim bu kaldı arkamdan ağlamasın diye :)Ona bakarken Gliss'in durulanmayan sıvı kremleri de dikkatimi çekti.Ondan sonra ver elini baharatçı.Saç bakım yağı istediğimi söyleyince önüme 5-6 çeşit çıkardılar.Bazıları bitkisel yağlarıyla tanınan markalardı,bazıları hiç duymadığım.Benim tercihim adını duymadıklarımdan birinden yana oldu.İçeriği en zengin olan oydu bir de az buz bitkisel yağ kültürümle içeriğin yararlı olabileceğine kanaat getirdim :P Şimdi haftada birkez yağı uygulayıp 2saat bekliyorum,sonra yıkıyorum.Artık şampuandan sonra saç kremi kullanmıyorum sadece bu sarı suyu sıkıyorum taramadan önce.
 Ve sonuç:ben blendax kızı oldum,hayallerim gerçek olduuu :P Şaka bir yana yumuşacık ve parlaklar artık.Bir de o kadar kolay şekil alıyor ki...Saç düzleştirici kayıp gidiyor sanki.Şimdi mucize bunların hangisinde bilmiyorum ama üçlü olarak ben de harikalar yarattılar gerçekten.

17 Ocak 2010 Pazar

Kosmosim'den hediyeler!

Bloğumun ilk hediye duyurusu da bu olsun :) Çok güzel görünüyorlar bakalım yeni blog uğurlu gelecek mi :P

Katılmak için:  http://kozmosim.blogspot.com/2010/01/kozmosim-hediye-kampanyas.html

16 Ocak 2010 Cumartesi

kırmızı oje dosyası

Kırmızı oje kullanmayı seviyorsanız sizin de "en iyi kırmızı oje" arayışlarınız olmuştur mutlaka.Ertesi gün uçlarda soyulmalar,dokunduğunuz zemini kırmızıya boyayanlar,tırnaktan çıkmak bilmeyenler...Kırmızı,bordo,mor-mürdüm,nar çiçeği derken sanırım elimde 40'a yakın bu tonlarda oje var.Bugünlük kırmızılarla başlayalım:

Golden lady 321:Hafiften nar çiçeğine baksa da canlı bir kırmızı diyebiliriz.

Baştan söylemeliyim ki bu marka tesadüfen tanıştığım ve sonradan memnun kalıp bir sürü rengini aldığım bir marka.Flormar,alix avien,cecile ojelerden kesinlikle daha kalıcı.Golden rose paris serisiyle de hemen hemen aynı kalıcılıkta diyebilirim.Öyle her yerde standı olan bir marka değil ama olur da bir yerlerde denk gelirseniz ojelerini denemenizi tavsiye ederim.


Golden lady 355:Hepsi içinde en favori kırmızı tonum bu.Bunu aldıktan sonra diğer hepsinin pabucunu dama atmıştım.Ama son zamanlarda golden rose'u daha çok kullanıyorum sanırım.

Flormar M107(matte):Matlık desen matlıktan eser yok,kalıcılık desen o da yok.Ama bunun tonu da o kadar güzel ki...Hafif turuncumsu-kiremit rengi bir kırmızı.

Avon Shear Sangria:Şu anda satışta olmayan bir serinin ojesiydi.Böyle koyu durduğuna bakmayın 3katta ancak renk veriyor ve o haliyle bile hafif bir kırmızı tonu oluyor :) Ama eğer 3 katı kurutmayı başarabilirsem bozmadan günlerce hiç soyulmadan kalıyor,ve parlaklığı da harika.

Alix Avien 28:Bu da capcanlı bir kırmızı.Ama kalıcı değil.Alix avien'in ojelerinden çok memnun olanlar var ama ben sevemedim bu kırmızıyı...

Classics 325:Renk güzel,yapı güzel,kalıcılık için de flormardan iyi,golden rose'dan kötü diyebilirim.(Flormarı da kötüledim durdum bu arada :)

Golden Rose Paris 60:2-3tl fiyat aralığındaki ojeler arasında bu seriyi tek geçerim.Hele bir de son kat geçme ihtimaliniz varsa tadından yenmez oluyor.Pazartesiden cumaya rahat dayanıyor :)

P2 Color Victim 120:Bu da bir Alman markası.Çok çabuk kuruyor rengi de çok güzel.Ama aynı markanın başka renklerini günlerce hiç bozulmadan kullanabilmeme rağmen bu kırmızı hatalı üretim sanırım :)Çabuk soyuluyor maalesef.

Oje dosyası serimiz bordo ve mor tonlarıyla ilerleyen günlerde devam edecek.Bekleme de kalınız efem ^_^

13 Ocak 2010 Çarşamba

Son ganimetler

Artık bunları görmeyen,duymayan hatta satın almayan kalmadı sanırım ben yine de tanıtayım :)

Cargo palet ve fırça seti sephora indiriminden diğer küçük palet de Body Shop indiriminden malumunuz.Ben ki yılbaşı kozmetik indirimlerinden sonra en az mart ayına kadar birşey almamak için kendime söz vermiştim,teeey :)Fırça seti için gittim,paletten de uzak durmayı kafama koymuştum ama o kadar şirindi ki arkamdan ağlayabilirdi almasaydım...Body shop palete de ilk çıktığında göz koymuş ama nasıl olduysa kendimi tutmuştum.İyi de olmuş.Haftada en az birkaç ufak tefek kozmetik ürünü aldığım anda bu son aldıklarımı o kadar çok sevdim ki sürekli çıkarıp çıkarıp sevmek geliyor içimden :P Buyrunuz fotolar efem ^_^


Yorumlarıma gelince body shop'ınkiler sıradan olmaktan öteye gidemiyor bence.Hafif renk veriyorlar,kalıcılığını ise test etme şansım olmadı henüz,sadece denemek için makyaj yapıp sildim.Ama o kadife şık kutusu yeterli sebep zaten satın almak için değil mi :P

Cargo palete tek kelimeyle ba-yıl-dım!Sedefli farlardan nefret ederim ama bunların yapısı o kadar değişik ki tarif edemiyorum.Sanırım metalik diyebiliriz.Toz toz olmuyorlar göz kapağına uygulayarak denemedim ama göz altına kalem gibi sürdüğümde harika oldu.Renklerin canlılığı da cabası.

Fırçalardan sadece fondöten fırçasını denemedim.Bu benim ilk fondöten fırçam ama cık sevmedim.Ben süngerle uygulamayı tercih ederim.Ama üç fırça 20tl süper bir fiyat sonuçta ve boyutlar da küçük olduğu için tam çantalık.

Sonuç olarak ben son indirim ganimetlerimden fazlasıyla memnun kaldım.Özellikle görsel olarak :)

12 Ocak 2010 Salı

Dove hair minimizing roll-on deodorant


Bu resimde solda duran roll-on deodorantı yazın yurt dışında almıştım.Neden yedeklemedim hala bilmiyorum ama bu bir kutusu bile mucize yarattı diyebilirim! Sürekli kontrol ediyorum ama hala Türkiye'de yok bu seri.Avonda da bu tür bir ürünün olduğunu gördüm,denedim ama cık,aynı etkiyi göstermiyor.Ayrıca avonun rollonları tam bir felaket.Şimdi bir de bioder ve türevi markaların bu tarz ürünlerini mi denesem diyorum?

11 Ocak 2010 Pazartesi

Avon Planet Spa Pirinç Maskesi

Zamanında olur olmaz bir sürü cilt bakım ürünü kullandım bilinçsizce.Sonuç:başa çıkılamayan sivilceler!Son çare olan roaccutane'a başladıktan sonra artık tövbe etmiştim dermokozmetik ürünler dışında hiçbir şey kullanmamaya.Sözümü tutuyorum-kısmen.Bazen kendimi şımartmak istediğimde maske yapıyorum.Başka markalardan da maskeler denedim ama işte bu maskenin verdiği hissi hiçbir şey vermiyor kardeşim!Avonun cilt bakım ürünlerini asla kullanmıyorum artık ama bu maskeye ayrıcalık var.Hepsini çöpe yolladım buna kıyamadım :) Çok hassas bir cilde sahip değilseniz deneyebilirsiniz.Sivilce yapacağını düşünmüyorum yapısı ve içeriği itibariyle.Adı üstünde "pürüzsüzleştirici maske"zaten.Sadece soyularak çıkarıldığı için ciltten, çok çok hassas ciltlerde tahrişe neden olabilir belki.

Sonuç olarak ben bu maskeyi çoook seviyorum.

10 Ocak 2010 Pazar

Golden Rose-Quick Dry

Postlarıma en çok kullandığım,kurtarıcım olan ürünlerle devam etmeye karar verdim.İlk olarak tamamen tesadüf eseri tanıştığım bu ürünle başlamak istedim.Bim'de görüp öylesine almıştım.Bloglarda okuduğum birçok hızlı kurutma amaçlı ürünün işe yaramadığını biliyordum pek de umutlu değildim açıkcası.Ama sonuç:gerçekten işe yarıyor!!!Hele de benim gibi sabırsız,oje kurutmayı beceremeyenler için olmazsa olmaz.Ojeyi sürdükten sonra üstüne bir kat geçiyorsunuz,tamamdır.

Benimki kırmızı ve bordo ojelerle muhattap olmaktan renk değiştirdiği için netten bulduğum bir resmi koyuyorum:


Not:Kutusunda ayrıca parlaklık verdiği ve kalıcılık sağladığı yazıyordu.Ve evet test ettim onayladım!Oje hemen kuruyor,parlaklaşıyor ve kalıcılığı artıyor.Kesinlikle tavsiye ederim.